1848'de Elizabeth Cady Stanton adında bir kadın, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki kadın oylama hareketinin öne çıkan figürlerinden biri oldu.
1893'te Yeni Zelanda kadınlara oy hakları veren ilk ülke oldu.
1903'te Emmeline Pankhurst, İngiltere'de kadınların oy hakları için savaşmayı amaçlayan Kadınlar Sosyal ve Siyasi Birliği'ni (WSPU) kurdu.
1960'larda, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'da feminist hareket gelişmeye başladı, bu da erkekler ve kadınlar arasında yaşamın her alanında eşitlik gerektirdi.
1979'da Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Kaldırılması Konvansiyonu, dünya çapında kadınların haklarını teşvik etmek ve korumak için geçti.
1995 yılında, BM Pekin Kadın Konferansı, dünya çapında cinsiyet eşitliğinin ve kadın haklarının önemini vurgulayan Pekin'in bir beyan ve eylem platformu oluşturdu.
2015 yılında Birleşmiş Milletler'in 5. Sürdürülebilir Kalkınma Amacı, cinsiyet eşitliğine ulaşma ve dünya çapında kadınlara aynı hakları verme hedefini belirledi.
Suudi Arabistan gibi bazı ülkelerde kadınların hala araba kullanmasına izin verilmiyor.
2019'da İspanya ve Meksika gibi ülkeler, genellikle kadınlara karşı ayrımcılık ve şiddete neden olan 18 yaşın altındaki çocukların evliliğini yasakladı.
Kadınlar hala evin içinde ve dışında cinsel taciz ve şiddet yaşıyorlar ve kadın haklarını dünyadaki korumak için hala yapılacak çok şey var.